-
SIFIRDAN GLOBALE
Teknolojinin ve kullanım alanlarının artması ile beraberinde gelen dijital içerikler, hayatımızın önemli kısmını kaplıyor. Yeni yüzyılın popüler işi olan dijital içerik üreticiliği hakkında bu alanda tek bir noktada birleşen ‘Sıfırdan Globale’ adlı Sivil toplum Örgütü Semineri 25 Aralık 2022 tarihinde İBB Haldun Alagaş Kültür Merkezi’nde düzenlendi. Seminerden hemen sonra Levent AŞKAN’a sorularımı ilettim.
”Geniş kitle, büyük fayda, asıl kazançtır”.
İçerik üreticiliğinde temel amacın fayda ve değer kavramları olduğunu söyleyen AŞKAN, ”Üretilen içerik topluma yararlı ise geniş kitlelere hitap etmeniz size çok yakın ve unutmayın insanlar içerik tüketmek ve yeni şeyler görmek isterler burada ise içerik üreticilerinin farkını oraya koyması ve içerik stratejileri üzerinde değerlendirme yapmaları gerekir ”diyor.
”İçerik üretmek kod yazmak kadar değerli”.
”İnternet üzerinde var olmak için kişi ve firmalar içeriğe önem vermelidir. Firmaların başarılı olması dijital dünyada iyi reklam ve nitelikli içerik üretimi ile mümkündür. Arama motorları sizleri ziyaretçilerinizin sitenizde durma süresine göre yukarı taşır. Bu durumda da üreticilerinin içeriklerini arama motorlarına göre optimize etmeleri gerekir. ”diyen AŞKAN içeriğin hedef kitleye hitap etmesi için önemli püf noktalarından en önde gelenleri sıraladı. ”Örneğin; üreticinin tasarım ,video ve ilgili görseller ile markaların desteklemesi ,pazarlama uzmanları ile iletişim halinde iş yapabilmesi ve çekici başlıkların olması dikkat etmeniz gereken en önemli unsurlardır” diyerek beyan etti.
‘‘İş kapılarını oluşturun, mutlaka ziliniz çalacak”
İlk etapta tüketim ve geri dönüt azdır. Üretimde sürdürülebilirliği yakalamanız durumunda ilgili kitleye ulaşabileceksiniz. Püf nokta ilk zamanlarda para kazanma odaklı olmak yerine hedef kitleye ulaşmayı amaç edinmektir. Siz üretime geçtiğinizde sosyal dünya sayesinde siz işe değil iş teklifleri sizlere ulaşacak. Anlaşmalı firmalar, sponsorluk ve reklamlar gelir kaynağınızı oluşturacaktır.
”Sürdürülebilirliğin önemi ”
”Sürdürülebilirlik zamanına göre üretim ile sağlanır. Haftada bir defa yazacağım diyorsanız bunu istikrar ile devam ettirin. Yaptıklarınızı anlatmanın değeri çok büyük ve bundan da değerlisi kendinize dijitali takip edebilmek için her gün vakit ayırmaktır”
”İçerik ahenk ve sunum ile merak uyandırmalı”.
İçeriğin ve hizmetin tüketicilere bir uyum içinde sunulması gerektiğini söyleyen AŞKAN şunları ekledi. ”Sürekli olarak rakip analizi yapmalısınız. İçeriklerinizin kitleniz arasında yer alan kişilerin yaşına ve sosyal yaşamına hitap etmesi de bir o kadar ö önemli. Örneğin; içerik ürettiğiniz kitle yaşı 18-24 ise tiktok ,instagram gibi mecralar kullanılır fakat 40+ kitlede facebook kullanımı fazladır. Gençlerin kullandığı mecralarda samimi dil kullanırken diğerlerinde durum tam tersidir.
”İlgilisin ama kendine ne kattın?”
”Genç ve dinamik beyinlerin her daim bir alana ilgileri daha yoğundur. İçerik üreticiliğine başlamak isteyenlerde her zaman bir umutsuzluk görüyorum. Ben ne biliyorum ki paylaşacağım? Evet ilgiliyim fakat bilgim yeterli mi? İki kişi düşünelim biri ilgili olduğu alanda çalışmaları okuyan ve bilgiye dönüştüren diğeri ise ilgi duymak ile yetinen. İlgili olmak başka o alan için çalışmak başka. Unutmayın size ulaşan firmalar ilgi odağınıza değil bilgi birikim ve sayısal verilerinize talipler. Son 6 ayda kaç içerik ürettiğiniz ve kaç gösterim sayısı aldığınız sizleri rakiplerinizden tahmin ettiğinizden daha çok ileri taşıyacaktır.”
”Sonuca varmak yalnızca etkileşim ile mümkün”
”Alanında çalışmalar yapan kişilere sataşın. Çalışmak istediğiniz alanda çalışan firma ve kişilerin enleri ile iletişimde kalmak akılda kalmanızı sağlar. İletişim kaslarınızı ve çevrenizi genişletmenin yararı çok büyük.”
-
SIFIRDAN GLOBALE
Teknolojinin ve kullanım alanlarının artması ile beraberinde gelen dijital içerikler, hayatımızın önemli kısmını kaplıyor. Yeni yüzyılın popüler işi olan dijital içerik üreticiliği hakkında bu alanda tek bir noktada birleşen ‘Sıfırdan Globale’ adlı Sivil toplum Örgütü Semineri 25 Aralık 2022 tarihinde İBB Haldun Alagaş Kültür Merkezi’nde düzenlendi. Seminerden hemen sonra Levent AŞKAN’a sorularımı ilettim.
”Geniş kitle, büyük fayda, asıl kazançtır”.
İçerik üreticiliğinde temel amacın fayda ve değer kavramları olduğunu söyleyen AŞKAN, ”Üretilen içerik topluma yararlı ise geniş kitlelere hitap etmeniz size çok yakın ve unutmayın insanlar içerik tüketmek ve yeni şeyler görmek isterler burada ise içerik üreticilerinin farkını oraya koyması ve içerik stratejileri üzerinde değerlendirme yapmaları gerekir ”diyor.
”İçerik üretmek kod yazmak kadar değerli”.
”İnternet üzerinde var olmak için kişi ve firmalar içeriğe önem vermelidir. Firmaların başarılı olması dijital dünyada iyi reklam ve nitelikli içerik üretimi ile mümkündür. Arama motorları sizleri ziyaretçilerinizin sitenizde durma süresine göre yukarı taşır. Bu durumda da üreticilerinin içeriklerini arama motorlarına göre optimize etmeleri gerekir. ”diyen AŞKAN içeriğin hedef kitleye hitap etmesi için önemli püf noktalarından en önde gelenleri sıraladı. ”Örneğin; üreticinin tasarım ,video ve ilgili görseller ile markaların desteklemesi ,pazarlama uzmanları ile iletişim halinde iş yapabilmesi ve çekici başlıkların olması dikkat etmeniz gereken en önemli unsurlardır” diyerek beyan etti.
‘‘İş kapılarını oluşturun, mutlaka ziliniz çalacak”
İlk etapta tüketim ve geri dönüt azdır. Üretimde sürdürülebilirliği yakalamanız durumunda ilgili kitleye ulaşabileceksiniz. Püf nokta ilk zamanlarda para kazanma odaklı olmak yerine hedef kitleye ulaşmayı amaç edinmektir. Siz üretime geçtiğinizde sosyal dünya sayesinde siz işe değil iş teklifleri sizlere ulaşacak. Anlaşmalı firmalar, sponsorluk ve reklamlar gelir kaynağınızı oluşturacaktır.
”Sürdürülebilirliğin önemi ”
”Sürdürülebilirlik zamanına göre üretim ile sağlanır. Haftada bir defa yazacağım diyorsanız bunu istikrar ile devam ettirin. Yaptıklarınızı anlatmanın değeri çok büyük ve bundan da değerlisi kendinize dijitali takip edebilmek için her gün vakit ayırmaktır”
”İçerik ahenk ve sunum ile merak uyandırmalı”.
İçeriğin ve hizmetin tüketicilere bir uyum içinde sunulması gerektiğini söyleyen AŞKAN şunları ekledi. ”Sürekli olarak rakip analizi yapmalısınız. İçeriklerinizin kitleniz arasında yer alan kişilerin yaşına ve sosyal yaşamına hitap etmesi de bir o kadar ö önemli. Örneğin; içerik ürettiğiniz kitle yaşı 18-24 ise tiktok ,instagram gibi mecralar kullanılır fakat 40+ kitlede facebook kullanımı fazladır. Gençlerin kullandığı mecralarda samimi dil kullanırken diğerlerinde durum tam tersidir.
”İlgilisin ama kendine ne kattın?”
”Genç ve dinamik beyinlerin her daim bir alana ilgileri daha yoğundur. İçerik üreticiliğine başlamak isteyenlerde her zaman bir umutsuzluk görüyorum. Ben ne biliyorum ki paylaşacağım? Evet ilgiliyim fakat bilgim yeterli mi? İki kişi düşünelim biri ilgili olduğu alanda çalışmaları okuyan ve bilgiye dönüştüren diğeri ise ilgi duymak ile yetinen. İlgili olmak başka o alan için çalışmak başka. Unutmayın size ulaşan firmalar ilgi odağınıza değil bilgi birikim ve sayısal verilerinize talipler. Son 6 ayda kaç içerik ürettiğiniz ve kaç gösterim sayısı aldığınız sizleri rakiplerinizden tahmin ettiğinizden daha çok ileri taşıyacaktır.”
”Sonuca varmak yalnızca etkileşim ile mümkün”
”Alanında çalışmalar yapan kişilere sataşın. Çalışmak istediğiniz alanda çalışan firma ve kişilerin enleri ile iletişimde kalmak akılda kalmanızı sağlar. İletişim kaslarınızı ve çevrenizi genişletmenin yararı çok büyük.”
-
Büyük Deprem
Kuzey Anadolu Fay Hattı, Doğu Anadolu Fay Hattı ve Batı Anadolu Fay Hattı ülkemizde üç büyük fay hattı bulunuyor. Ne yazık ki Türkiye bir deprem ülkesi. Uzmanların açıkladığı üzere büyük İstanbul depreminin her an yaşanması mümkün. Şimdi gelin geçmişte ülkemizde yaşanan deprem felaketleri ve geride bıraktığı kayıplara yakından bakalım
Ülkemizde yaşanan en yıkıcı 8 deprem:
- 1939 Erzincan Depremi – 7.9
- 1976 Çaldıran Depremi – 7.5
- 1999 Gölcük Depremi – 7.4
- 1999 Düzce Depremi – 7.2
- 2003 Bingöl Depremi – 6.4
- 2011 Van Depremi – 7.2
- 2020 Elazığ Depremi – 6.8
- 2020 İzmir Depremi – 6.6
1939 Erzincan Depremi- 7.9
Türkiye’de olan en şiddetli deprem olan 1939 Erzincan Depremi, 26-27 Aralık 1939 tarihinde Erzincan’da oluşan yer sarsıntısıdır. Yüzey dalgası büyüklüğü 7,9 Richter ölçeğine göre büyüklüğü 7,2 olan deprem sonucunda toplam 32.962 kişi hayatını kaybetmiş, yaklaşık 100.000 kişi de yaralanmıştır.
1976 Çaldıran Depremi – 7.5
1976 Çaldıran depremi, 24 Kasım 1976 tarihinde yerel saatle 12:22’de merkez üssü Van’ın Muradiye ilçesi Çaldıran bucağı olan 7,5 büyüklüğündeki deprem. 3840 kişi öldü, 9232 bina hasar gördü. 2000 kilometrekarelik bir alandaki evlerin %80’i yıkıldı.
1999 Gölcük Depremi – 7.4
17 Ağustos 1999 tarihinde meydana gelen deprem 45 saniye devam etmesiyle ülkemizde yaşanan en uzun deprem olarak kayıtlara geçti. 7.4 şiddetinde olan deprem büyük can kayıplarına sebep oldu. Meclis araştırması raporuna göre 18.373 kişi öldü. 48 bin 901 kişi ise yaralandı. Resmî olmayan bilgilere göre ise 65.000’den fazla ölü, ağır-hafif 100.000’den fazla yaralı olmuştur. Ayrıca 133.683 çöken bina ile yaklaşık 600.000 kişi evsiz kalmıştır.
2003 Bingöl Depremi – 6.4
17-20 saniye sürdüğü söylenilen 6.4 şiddetinde deprem 1 Mayıs 2003 tarihinde yerel saatle 03.27’de Merkezi Bingöl’ün 15 km. kuzeyindeki Bingöl bölgesidir. Etkilenen bölgede en az 176 kişi öldü, 625 bina çöktü veya ağır hasara uğradı.
2011 Van Depremi – 7.2
23 Ekim 2011 Pazar günü saat 13.41 de merkez üssü Van`ın Tabanlı köyü olan 7.2 büyüklüğünde, 5 km derinlikte sığ odaklı bir deprem meydana gelmiştir. Van il merkezi ile özellikle Erciş ilçemiz ve bağlı köylerde can kayıplarının ve yıkımların olduğu ilk bilgiler arasındadır.
2020 Elazığ Depremi – 6.8
Elazığ depremi: 6,8 büyüklüğündeki sarsıntı can kaybı ve hasara yol açtı. Derinliği 6,75 kilometre olan depremin ardından yapılan arama-kurtarma çalışmaları sonucunda 45 kişi enkazdan sağ çıkarıldı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, son açıklamasında 37’si Elazığ, 4’ü Malatya’da olmak üzere 41 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı.1.466 kişi ise hafif ve orta derecede yaralandı.
2020 İzmir Depremi – 6.6
Ege Denizi’nde 30 Ekim 2020 Cuma günü saat 14.51’de Seferihisar ilçesi Doğanbey Mahallesi’nin 23 kilometre açığında 16,54 kilometre derinlikte kırılan fayın neden olduğu 6,6 büyüklüğündeki deprem, yaklaşık 15 saniye sürdü. Meclis Araştırması Raporu ölüm rakamlarını 18 bin 373 olarak güncellemiştir.
Bugün sizler için ülkemizde yaşanan en büyük depremleri listeledik. Tarihte yaşanan felaketlerden ders çıkarmalı ve büyük yıkımların önüne geçmek için önlemlerimizi almalıyız. Devlet ve halk iş birliği içerisinde bu tür doğal afetlerin önüne geçilmeli.
HAKİM HABER
Dünya’nın her olaya hakim haber kaynağı
HAKİM HABER 